4 Mart 2011 Cuma

Loch Ness

Beril'le ikinci Highland turumuzu Loch Ness'e yaptık. Loch Ness, Loch Lomond'dan sonra İskoçya'nın ikinci en büyük gölü. Gölün şekli baya ilginç. Tektonik hareketler sonucu, adanın kuzeyinin doğuya doğru kayması sonucu oluşmuş, 236 metre derinliğinde ve 37 km uzunluğunda bir taze su rezervuarı da denebilir kendisine. Kıyıya 3-4 metre yakınlıkta bile 12m derinliği var. Dimdik iniyor yani. Fakat ortası yani 230 m civarları ise dümdüz. Gereksiz bilgilerin sonuncusu da, suyun hacminin 7.4 km3 olduğu. =) Çıktığımız tekne turunun kaptanı göldeki su miktarını (tam sayıyı hatırlamıyorum ama) "75 milyon viski şişesi dolusu su var" diye açıkladı!


Burada gölün kendisinden ziyade, canavarı ünlü. Bizim Van Gölü Canavarı'nın da atası sayılan Loch Ness Monster, ya da halk arasındaki adıyla Nessie =) Nessie hikayesi göle epey büyük bir ün kazandırmış, hem adada hem de dünyanın geri kalanında. (HIMYM'de Marshall Nessie'ye deli gibi inanıyo, hatta başucuna posteri var!) Gölde birçok araştırma yapılmış yıllarca, National Geographic belgeselleri çekilmiş, ünlü hayvan avcıları ve bilimadamları çeşitli çalışmalar gerçekleştirmiş. Fakat sonuç olarak henüz bir kanıta ulaşılamamış. Yine de varlığına inanan -en azından bu olasılığın varolduğunu düşünen- bir sürü insan var. Bu insanlardan biri de Beril! =D

Loch Ness Visitor Center'daki Nessie maketi


Yine de gölde pek yaşam olmadığı söyleniyor. 8 çeşit balık ve bir de -so called- Nessie. Plankton ve yosun yoğunluğu fazla olduğu için görüş çok kısıtlı imiş. Dalış gibi su altı aktivilerleri gerçekleştirilemiyormuş. Esasında bana göre su üstü altivitesi de gerçekleştirilmez 5-10 derece civarında seyrediyor sıcaklık! Çok derin olduğu için yazın bile pek ısınamıyormuş.

Gölün bizim tura çıktığımız kıyısı Drumnadrochit'te yıkık bir kale vardı, Urquhart Kalesi. Ortaçağ'dan kalma olduğu iddia edilen bu kale, İskoçya'nın en eskilerinden de biriymiş aynı zamanda. Kalenin tarihine dair fazla bir şey bilmediğim için anlatıcaklarım bu kadarla sınırlı. Turun dönüşünde hava kararmaya başladığı için kale ışıklandırılmıştı. Mutlaka görülesi bir adres daha =)

Urquhart Castle

Geceyi Inverness'te geçirip ertesi gün dönüş yoluna çıktık. Fort Augustus'ta yani Loch Ness'in bittiği yerde bir mola verdik.. (Augustus, yani Butcher of Cumberland, Culloden savaşında adı geçen general'e ithafen verilmiş bir isim) Burada Loch Ness yükselen kanal sistemi - Caledonian Canal- ile 4 basamakta Loch Oich'e ve ondan sonra da diğer göllere bağlanıyor.


Fort Augustus

Not: Tam bu resmin çekildiği noktadan sağa bakınca çok şirin bir restoran var, Boathouse Restaurant ilk gidişimizde uğramamıştık, ama ikincisinde uğradım ve sahibi Türk çıktı! Minicik Pitlochry'de Türk restoranı bulduktan sonra bir de burayı görünce epey şaşırdığımı söyleyebilirim. Yani heralde zaten Highland'de Türk nüfusu da topu topu 3 olabilir. Yolunuz düşerse kesinlikle tavsiye ederim.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder